Burcu B. Bilgin
Aslına bakarsanız hayata mizah penceresinden bakmama rağmen son dönemde yerli komedilere gülme konusunda sıkıntım var. Yani Yeşilçam filmleri dışında bir yerli yapıma katıla katıla gülmenin özlemini çekiyorum. Gülse Birsel’in Avrupa Yakası’nı zevkle izlemiştim, bu nedenle biraz umutlu bir ruh haliyle Aile Arasında filminin yolunu tuttum.
Senaryosunu Birsel’in 4 ayda yazdığı filmin yönetmenliğini son olarak Annemin Yarası filmi için kamera arkasına geçen Ozan Açıktan üstleniyor.
Nihayet Nişantaşı’ndan çıkan Birsel’in ”rüya takımım” dediği oyuncu kadrosuna yer verdiği filmde, iki baş karakterden Fikret’i Engin Günaydın, Solmaz’ı ise Demet Evgar canlandırıyor.
İkiliye, Fatih Artman, Erdal Özyağcılar, Gülse Birsel, Devrim Yakut, Derya Karadaş, Ayta Sözeri, Şevket Çoruh, Devin Özgür Çınar, Deniz Şen Hamzaoğlu, Su Kutlu, Arif Erkin Güzelbeyoğlu ve Rıza Akın eşlik ediyor. Film, bir yanlış anlama sonucu bir araya gelen pavyon şarkıcısı Solmaz ile avize mağazası sahibi Fikret’in hiç beklenmeyen çılgın tesadüflere dönüşen macerasını konu alıyor.
-Gülse Birsel’e kısa rol-
Aile Arasında, bitmiş bir evliliğin son anlarının yaşandığı açılış sekansıyla başlıyor. Dizilerinde kendini başrollerden birine yerleştiren Birsel, ilk uzun metrajlı sinema filminde ise biraz daha geri planda durmayı tercih etmiş.
Birsel’in canlandırdığı, film boyunca sadece birkaç sahnede yer alan Mihriban, bu ilk sahnede iflas etmiş eşi Fikret’i kapıya koymak üzere onunla son konuşmayı yapıyor.
Kapı dışarı edilen avizeci Fikret, enteresan bir yanlış anlama sonucunda ihanete uğradığı klarinetçi kocası Necdet (Şevket Çoruh) tarafından terk edilen Solmaz ( Demet Evgar) ile tanışıyor.
İkilinin önce kapı komşuluğuna dönüşen ilişkileri, Solmaz’ın kızı Zeynep (Su Kutlu) Adanalı zengin bir ailenin oğlu olan Emirhan Kurt (Fatih Artman) ile evlenmeye karar verince enteresanlaşıyor ve çılgın macera başlıyor.
-Zengin oğlan/fakir kız-
Aile komedileriyle tanınan Gülse Birsel, bu filmde ”aile” kavramını masaya yatırıyor. Filmde, geleneksel görünen bir ailenin bireyleri çok savundukları değerleri kendileri çiğnerken, aynı pavyonda çalışan transseksüel bir şarkıcı, bir vokalist, bir dansöz aralarında kan bağı olmasa da birbirine çok daha bağlı bir aileyi oluşturuyor.
Yine 21 yıllık evliliğinde sevgiyi bulamamış, aile olmayı çok istese de bu bağı kuramamış Fikret, yeni tanıştığı bu çılgın ve onun dünyasına zıt insanların arasında özlemini duyduğu aile sıcaklığını ilk kez duyuyor, kendi kızı olmayan Zeynep’i babası gibi sevebiliyor. Birsel filminde ”Arkadaşlarımız kendi seçtiğimiz ailemizdir” sözünü bir kez daha zihnimize kazıyor.
-Bana bir masal anlat baba-
Filmde oyuncuların canlandırdığı karakterlerin bir çoğu çok bilemiyorum ama belki de Birsel tarafından kasıtlı olarak diğer yapımlarda canlandırdıkları karakterlere benzetilmiş.
Engin Günaydın’ın canlandırdığı Fikret, yangın, hastalıklar, uçak gibi türlü fobilere sahip takıntılı kişiliğiyle ve anksiyeteye yatkın bünyesiyle dizide canlandırdığı Galip Derviş’e benziyor. Fikret, aniden coşkuya kapılıp tozu dumana kattığı sahnelerde ise Burhan Altıntop’u çağrıştırıyor.
Gülse Birsel, bir dönemin kült dizisi Süper Baba’nın baş karakteri Fikret’in (yine burada da kısa adı Fiko) ismini kendi karakterine koyarak da topu ”90’lara” gönderiyor.
Behzat Ç’deki ”Seviyorumm merkez” sözüyle meşhur Komiser Harun’u (Fatih Artman) bazı halleriyle oldukça andıran Emirhan, Yalan Dünya’nın dansözü Zerrin’i (Derya Karadaş) anımsatan Leyla, Yabancı Damat’ın Gaziantepli Kahraman Usta’sını (Erdal Özyağcılar) hatırlatan Adanalı Ocakbaşı sahibi Haşmet Kurt yine benzeşen karakterler.
-Demet Akalın ve popüler kültüre göndermeler-
Filmde popüler kültürün figürlerine de bolca gönderme var. Usta hamlelerle senaryosuna bunları yerleştiren Birsel’in taşlamalarından en büyük payı ise Demet Akalın alıyor.
Akalın’ın Evli, Mutlu, Çocuklu şarkısı pavyon sahnesiyle başlayıp film içinde çalınarak bu sevimli aile komedisinin hicivlerine uyumlu bir fon oluşturuyor.
Adanalı sonradan görme ailenin soyadının Akalın gibi Kurt oluşu, aynı şekilde karakterlerden birine de ünlü şarkıcının eşinin adı Okan’ın verilmesiyle zincir tamamlanıyor.
Birsel, bu tip eğlenceli isim oyunlarını çok sık yapıyor. Mesela Yalan Dünya dizisinde de oyuncu karaktere Çağatay Ulusoy ve Kıvanç Tatlıtuğ’un isimlerini çağrıştıran Çağatay Koçtuğ, diğer oyuncuya ise Tolgahan Sayışman’ı çağrıştıran Emir Danışman isimlerini vermişti.
Kız isteme sahnesinde kayınvalide Mükerrem’in ”Ben horozumu salmışım, tavuğu olan düşünsün” sözü, Selami Şahin’in eşi Didem Hanım’ın oğlunun İrem Derici ile ilişkisini onaylamadığında yaptığı paylaşıma bir gönderme.
Operadaki Hayalet müzikali de avize düşme sahnesiyle göndermelerden payını alıyor.
Oyuncu Sarp Levendoğlu’nun boşandığı eşi Birce Akalay’ın yeni ilişkisine yönelik ”Gerçeklerin bir gün ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır” şeklindeki çok konuşulan sosyal medya paylaşımını ise final sekansından önceki düğün sahnesinde Mihriban’ın ağzından duyuyoruz.
-Karakterlere tam uyan oyuncular-
Filmde Demet Evgar, ”iffetli” pavyon şarkıcısı Solmaz rolünde en iyi performanslarından birini sergiliyor. Bir andan kahkahaya boğarken duygusal sahnelerin de hakkını veriyor.
Engin Günaydın, Fikret rolünde filmin lokomotifi. Yer aldığı hemen her sahnede kahkaha tufanına neden olan oyuncu, filmi alıp sürüklüyor.
Adanalı sert baba Haşmet (Erdal Özyağcılar), fitne fücur kayınvalide Mükerrem (Devrim Yakut), kırdığı potlarla ortalığı birbirine katan dansöz Leyla (Derya Karadaş), Adanalı bıçkın Kahraman (Deniz Şen Hamzaoğlu), klarinetçi Neco (Şevket Çoruh) ile anti depresan bağımlısı gelin Gülümser (Devin Özgür Çınar) rollerinin hakkını vermekle de kalmayıp ötesine geçiyor.
Filmin itici ve batıcı karakteri Mihriban performansıyla ise Gülse Birsel, rol aldığı sahneleri hafızalara işliyor.
Ancak burada özel bir parantezi Behiye rolündeki Türkiye’nin ilk transseksüel oyuncusu Ayta Sözeri ve Fatih Artman için açmak istiyorum. Fatih Artman, her filminde rolüne tam manasıyla oturuyor, kendi kuşağının iyi oyuncuları arasında yer alıyor.
Bana Masal Anlatma filminde de izlediğimiz Artman, komedi filmlerine çok yakışıyor.
-Senaryonun süresindeki sıkıntı-
İlk yarısı İstanbul, ikinci yarısı Adana’da geçen filmin Adana’daki sahneleri bir noktadan sonra filmi fazla uzatmış gibi görünüyor. Her ne kadar Adana sahnelerinin bazıları gerçekten çok komik olsa da biraz daha kısa tutulsa senaryo bütünlüğünde sorun yaratmayacağı aşikar.
Yine düğün sahnesinde birbiri üstüne gelen olumsuzluklar da aynı şekilde uzun, bunu Gülse Birsel maalesef Yalan Dünya’nın ilk sezonundan sonra da yapmış, bolca tekrara düşmüştü. Filmin 30 dakika kadar kısa tutulması daha iyi olurdu.
Bunun dışında Yeşilçam’ın aile filmlerini ve Hollywood’un eski dönem filmlerini sıklıkla anımsatan bu sevimli aile komedisi, çokça güldürüyor, hatta bazı sahneler Günaydın’ın da katkısıyla kahkaha tufanına dönüşüyor.
Gülse Birsel’in Avrupa Yakası’nın ve yazılarının sıkı takipçisi olmama karşın Yalan Dünya’nın ilk sezonundan sonra biraz sıkılmıştım. Aile Arasında ise bekleneni veriyor.
Netice itibarıyla, düzeysiz esprilerle donatılmış kaba komedilerin egemen olduğu sinema sektörümüzde ”gerçek komedinin” nasıl yapılacağının ispatı olarak karşımızda duran filmiyle Gülse Birsel, senaryodaki ufak tefek kusurlara karşın meslektaşlarına adeta ”Bu iş böyle yapılır” diyor.
Son dönemde sinema salonlarından biraz elini eteğini çekmiş seyircinin gönlünü kazanacağına inandığım filmi izlemenizi tavsiye ediyorum. Gişesi bol olsun…
4 Yorumlar: "Aile Arasında: Komedi işte böyle yapılır"
Ceyhun Ergüven 4 Aralık 2017 (23:54)
Bu durumda bu filmi izlemek farz oldu.
Safa Tekeli 5 Aralık 2017 (07:35)
Eline sağlık. Zevkle okudum.
sinekaf 17 Aralık 2017 (13:24)
Çok teşekkürler
Çıplak Yazar 28 Aralık 2017 (11:20)
Ben de izleyince çok beğenmiştim. Ama Gürse Birsel’in bu kadar az rolü olmasına çok şaşırdım. Ne bileyim daha fazla rolü olur diye beklentiye girdim. Sonunu biraz tahmin ettik ama yine de eğlenceli ve güzel bir filmdi.
Demek ki küfür olmadan da komedi olabiliyormuş dedirten nadir filmlerden.
(Bu arada film yorumlarınızı çok beğeniyorum)