!f İstanbul’da neler izleyeceğiz?

15. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali gün sayıyor. Festival, 18-28 Şubat 2016 tarihlerinde İstanbul’da, 3-6 Mart 2016 tarihlerinde ise Ankara ve İzmir’de gerçekleşecek.

Festival, 18-28 Şubat tarihleri arasında İstanbul’da Beyoğlu Fitaş, Cinemaximum Nişantaşı City’s, Cinemaximum Kanyon, Cinemaximum Budak; 3-6 Mart tarihlerinde de Ankara’da Cinemaximum Armada ve İzmir’de ise Cinemaximum Konak Pier sinemalarında gerçekleşecek. İşte festivalden seçmeler:

-ANOMALISA: Festival, ”Being John Malkovich/John Malkovich Olmak” ve ”Eternal Sunshine of the Spotless Mind/Sil Baştan” filmlerinin öykülerini kaleme alan Oscarlı senarist Charlie Kaufman’ın, ilk uzun metrajlı film çalışmasını yapan Duke Johnson ile yönettiği   ”Anomalisa” ile açılacak. Animasyon film, konferans için Cincinnati’ye gelmiş, müşteri hizmetleri dünyasının ünlüce ismi Michael Stone’un bir gecesini konu alıyor. Ham ve yumuşak animasyon tarzıyla yaratılmış tüm karakterlerinin yüzünün ve sesinin aynı olduğu film, Lisa ile karşılaşınca kendisinden başka ilk kez ”gerçek bir insanla rastlaşmış gibi hisseden” Michael’ın yalnızlığı etrafında günümüz insanının yaşadığı sıkıntıları, depresyonu, acıları büyülü bir sinema diliyle aktarıyor. Film, 18 Şubat’ta İstanbul Beyoğlu FİTAŞ’ta, 19 Şubat’ta Cinemaximum City’s Nişantaşı’nda, 21 Şubat’ta Cinemaximum Kanyon’da, 25 Şubat’ta Cinemaximum Budak’ta gösterilecek.

 

 

-SEN BENİMSİN/A BIGGER SPLASH: İtalyan yönetmen Luca Guadagnino’nun kamera arkasına geçtiği yapımda Tilda Swinton, Ralph Fiennes, Matthias Schoenaerts ve Dakota Johnson rol alıyor. Jacques Deray’ın 1969 tarihli ”La Piscine” filminden yola çıkarak çekilen film, Luca Guadagnino’nun son filmi. Film, güneşli İtalyan adası Pantelleria yakınlarında yaşayan rock yıldızı Marianne ve belgeselci Paul’ün huzurlu bir tatil geçirirken, eski arkadaşları Harry (Ralph Fiennes) ve  kızı Penelope’nin (Dakota Johnson) çıkagelmesiyle bir anda kendilerini kıskançlık, eski hesaplaşmalar ve cinsel gerilimle dolu bir ortamda bulmalarını konu alıyor.

Film, 21 Şubat’ta Cinemaximum City’s Nişantaşı, 25 Şubat’ta Cinemaximum Kanyon’da, 27 Şubat’ta Cinemaximum Budak (Caddebostan) izlenebilir.

 

 

-ADIMI MALALA KOYDU/HE NAMED ME MALALA: Henüz 15 yaşındayken Taliban tarafından sıkılan bir kurşunla susturulmaya çalışılan, ancak iyileşerek tüm dünyada kızların eğitim hakkı sözcüsü haline gelen Nobel ödüllü genç aktivist Malala Yousafzai ve ailesinin çarpıcı ve dokunaklı hikayesini anlatan filmin yönetmeni Davis Guggenheim…

Film, Aralık 2014’te Nobel Barış Ödülü’nü kazanan en genç insan olan Malala’yı, ona eğitim aşkı aşılayan babasıyla olan yakın ilişkisinden Birleşmiş Milletler’deki tarihi konuşmasına, kardeşleriyle ve ailesiyle olan günlük yaşantısına kadar ayrıntılı olarak tanıtıyor. Yönetmen Davis Guggenheim, 18 ayını Yousafzai ailesiyle geçirerek İngiltere’deki evlerinde, Nijerya, Kenya, Abu Dabi ve Ürdün’de yaptıkları ziyaretlerde onlara eşlik etti. ”Adımı Malala Koydu”, 19 Şubat’ta Cinemaximum Budak, 21 Şubat’ta Beyoğlu Fitaş ve 23 Şubat’ta Cinemaximum Kanyon’da gösterilecek.

 

 

-BEATRICE’I OLMAYAN BORIS/BORIS SANS BEATRICE: Denis Coté’nin Berlin Film Festivali’nde yarışan filmi ”Beatrice’i Olmayan Boris”, Quebec’te yaşayan Boris Malinovsky’nin öyküsünü konu alıyor.  Ölüme, içsel çatışmaya ve kendini bulmaya dair tuhaf fikirlerle dolu absürt komedide James Hyndman, Denis Lavant ve Bruce La Bruce rol alıyor. Filmin konusu şöyle:

”Boris Malinokovsky, sahip olabileceği her şeye sahiptir. İnatçı, kendine has ve gururlu olmasının yanında mesleki başarıları konusunda da kibirinden ödün vermeyen biridir. Kanada Hükümeti kabinesinde yer alan karısı Beatrice, nedeni bilinmeyen bir depresyona yakalanır. Boris ise yanında çalışan Helga ile bir aşk ilişkisi sürdürmekte ve bir yandan da Beatrice’in genç bakıcısı Klara ile yakınlaşmaktadır. Ta ki bir gün, aniden kapısının önünde beliren bir yabancının hiç beklenmedik bir mektup bırakmasına kadar… Bütün dünyası bir anda altüst olan Boris için elde ettiği şeyleri, başarısını ve en önemlisi varoluşunu sorgulama vaktidir.”

Film, 28 Şubat’ta Beyoğlu Fitaş’ta izlenebilecek.

 

 

-DEHŞET ODASI/GREEN ROOM: Jeremy Saulnier’in yönettiği korku filmi, ”The Ain’t Rights” adlı 4 kişilik bir punk rock grubunun yaşadığı dehşet verici anları konu alıyor. Yılın en sıra dışı korku filmleri arasında bulunan ”Dehşet Odası”nda olaylar şöyle gelişiyor:

”The Ain’t Rights topluluğu, sorunlu geçen turnelerinin sonunda, son dakikada çıkan bir konser anlaşması yüzünden Oregon civarındaki izbe bir konser mekanında kendilerini bir odaya kapatılmış bulur. Tüm tanıkları yok etmeye iyice kararlı dazlak kafalı neo-Naziler, bu konser turunun değil, aynı zamanda hayatlarının da sonu olabileceğini işaret etmektedir. Bir anda korkunç olaylarla karşılaşan grup için dehşet verici anlar başlar.”

Film, 18 ve 24 Şubat’ta Cinemaximum City’s Nişantaşı, 21 Şubat’ta Cinemaximum Budak, 27 Şubat’ta ise Beyoğlu Fitaş’ta gösterilecek.

 

 

-MASUMİYET MÜZESİ/INNOCENCE OF MEMORIES: Orhan Pamuk’un ”Masumiyet Müzesi’’ romanından esinlenen ve Orhan Pamuk’un yeni metinlerle katıldığı film, gerçekle hayal, yazarla şehir arasındaki ilişkileri biraz şiir, biraz aşk mektubu, biraz belgesel, kısaca bambaşka bir görsel tecrübe halinde irdeliyor.

Filmin ilk tohumları, yönetmen Grant Gee’nin İstanbul ziyareti esnasında, Orhan Pamuk’un romanından esinlenilerek İstanbul’da açılan Masumiyet Müzesi’nin açılışından haberdar olmasının ardından atıldı. Pamuk’un kaleme aldığı, 1970’lerde geçen aşk hikâyesine dair gerçek objelerin sergilendiği mekanı ziyaret eden Gee, böylece belgesel ve kurmacanın sınırları arasında dolanan ve baş karakterleri İstanbul şehri, Masumiyet Müzesi ve Orhan Pamuk olan bir hikayeyi filme çekti. Filmde, romanla müze, yazarla şehir, gerçekle kurmaca arasındaki ilişkiler sorgulanırken, röportaj, arşiv görüntüleri, müzik, animasyon ve seslendirme gibi farklı yollar kullanılıyor. Neredeyse tamamı gece çekilen film, seyirciyi görmeye alışık olmadığı bir İstanbul’da gezdiriyor.

”Masumiyet Müzesi”, 18 Şubat’ta Cinemaximum Budak, 20 ve 27 Şubat’ta Cinemaximum Kanyon’da izlenebilir.

-AŞK 3D: Yönetmen Gaspar Noe’nin imzasını taşıyan film, Paris’te yaşayan Amerikalı Murphy ile deli dolu sevgilisi Electra’nın tutkulu ilişkisinin, yeni tanıştıkları güzel komşularını bir gün evlerine davet etmeleriyle değişmesini konu alıyor. İlk kez Cannes’da gösterilen ve dolaştığı tüm festivallerdeki en uzun bilet kuyruklarına neden olan Aşk 3D’yi izleyenlerin yorumları değişkenlik göstermekle birlikte; Noé filmde cinsellik kullanımı tartışmalarını ‘porno mu, değil mi?’ ikileminden çıkartıp bambaşka bir boyuta oturtarak amacına ulaşmış görünüyor.

Film, 22 Şubat’ta Cinemaximum Kanyon’da, 23 ve 26 Şubat’ta Cinemaximum City’s Nişantaşı sinemalarında izlenebilecek.

 

 

-SUIKASTÇI/NIE YINNIANG: Günümüz sinemasının yaşayan en büyük ustalarından Hou Hsiao-Hsien’in, ”Kırmızı Balonun Yolculuğu’’ adlı filminden 8 yıl sonra çektiği bu ilk uzun metrajlı çalışması, izleyiciyi Tang Hanedanı’nın sınırlarına, entrikaların, imparatorlukla ilgili güç çekişmelerinin yaşandığı bir tarihsel döneme götürüyor. Filmin konusu şu şekilde:

”Daha çocukken siyasi nedenlerle ailesinden koparılıp alınan Nie Yinniang, bir suikastçı olarak yetiştirilir. Varoluşu öldürme eylemi üzerine kurulu, güzelliğiyle göz kamaştıran bir kadın savaşçı olan Yinniang, bir gün öldürmek üzere görevlendirildiği kişinin çocukken evlendirilmek istediği kişi olduğunu fark edince duraksar. Bu tereddüt anından sonra tekrar kendi içine bakar ve bir savaşçıdan tekrar insan olmaya doğru bir yolculuğa çıkar.”

Film, 20 Şubat’ta Cinemaximum City’s Nişantaşı, 22 Şubat’ta Cinemaximum Budak, 26 Şubat’ta Beyoğlu Fitaş, 27 Şubat’ta Cinemaximum Kanyon’da gösterimde olacak.

 

 

-THE HUNGER/AÇLIK: Bu yıl kaybettiğimiz David Bowie’nin anısına düzenlenen bölümde, Bowie’nin başrolünü Catherine Deneuve ve Susan Sarandon ile paylaştığı ”Açlık” adlı filmi gösterilecek. Tony Scott’ın ilk uzun metrajlı filmi olan ”Açlık”, görsel olarak en muhteşem vampir filmlerinden biri sayılıyor. Zamanında değeri bilinmemiş kült korku filmi olan bu yapım, Bauhaus’un gotik klasiği Bela Lugosi is Dead ile açılıyor. Filmde olaylar şöyle gelişiyor:

”Miriam Blaylock (Catherine Deneuve), Rönesans sanat eserleri ve eski Mısır kolyeleri toplayan iki bin yaşında bir vampir kraliçesidir. Manhattan’daki şık apartman dairesinde kocası John’la yüzyıllardır kanlı ve şehvetli bir yaşam sürmektedirler. John bir gün aniden yaşlanmaya başlar ve çift yardım için erken yaşlanma uzmanı Doktor Sarah Roberts’ın (Susan Sarandon) kapısını çalar.

Film, 26 Şubat’ta Beyoğlu Fitaş’ta gösterilecek.

 

 

-YENİDEN BAŞLA/DEMOLITION: Jean-Marc Vallée’nin yeni filmi Demolition, Türkiye’de ilk kez !f İstanbul’da gösterilecek ve festivalin kapanış filmi olacak. Jake Gyllenhaal, Naomi Watts, Chris Cooper ve Judah Lewis’in rol aldığı filmin senaryosu Bryan Sipe’in imzasını taşıyor. Filmin konusu şöyle:

”Davis Mitchell karısını trajik bir araba kazasında kaybetmiş başarılı bir bankacıdır. Kayınpederi Phil’in baskılarına rağmen bir türlü kendini toparlayamamıştır ve giderek kontrolünü kaybetmektedir. Bir gün hastanede parasını kaptırdığı otomatı üreten şirkete bir mektup yazar. Oldukça düzenli yazılmış bu şikayet mektubu, şirketin müşteri temsilcisi Karen Mareno’nun dikkatini çeker ve aralarında mektup arkadaşlığı başlar. Yas tutmayı beceremeyen Davis ile kendi duygusal sorunlarıyla uğraşmakta olan Karen, kendilerini tuhaf bir ilişkinin içinde bulurlar. Karen ve oğlu Chris’in yardımıyla Davis, işe önceki hayatını yavaş yavaş yıkarak başlayacaktır.

Film, 27 Şubat’ta Beyoğlu Fitaş ve Cinemaximum Kanyon, Cinemaximum City’s Nişantaşı, Cinemaximum Budak’ta çeşitli seanslarda ve 28 Şubat’ta Cinemaximum City’s Nişantaşı’nda gösterilecek.

 

 

15. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali’nin biletleri 5-7 Şubat tarihlerinde İstanbul için, 19 – 21 Şubat tarihlerinde de Ankara ve İzmir için biletix’te % 10 indirimle ön satışa çıkacak. Bu yıl festival biletleri biletix’ten ve sinema gişelerinden satın alınabilecek.

İstanbul’da bilet ücretleri:

Hafta içi gündüz gösterimleri: 9 TL (19:00 öncesi tüm

seanslar)

Hafta içi 19:00 seansı ve sonrası ile hafta sonu tüm gün:

Tam: 18 TL Öğrenci: 15 TL

21:30 – 22:00 seansları: 20 TL

Ankara ve İzmir’de bilet ücretleri:

Hafta içi gündüz gösterimleri: 9 TL

Hafta içi 19:00 seansı ve sonrası ile hafta sonu tüm gün:

Tam: 17 TL Öğrenci: 14 TL

21:30 – 22:00 seansları: 17,5 TL

Yorum Yapılmamış: "!f İstanbul'da neler izleyeceğiz?"

    Yorum yap

    E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.