Burcu B. Bilgin
(7. sezon 1. bölümü izlemiş olanlar okumalıdır)
Bu sene izleyicisini çok bekleten Game of Thrones, 7. sezonuna rekorla girdi. Dünya çapında 2.4 milyon tweetle tüm zamanların en çok yorum yapılan sezon başlangıcına imza atan dizi, bu sezonun hızlı geçeceğine dair ipuçları verdi.
George R.R. Martin’in 6. sezonda romanlarını yetiştiremediği gerekçesiyle senaryoyu devrettiği Dan Weiss-David Benioff, Battle of Bastards dışında pek parlak geçirmemişti. Ancak 7. sezon, ilk bölümle epey umut vaat etti.
Peki Dragonstone ismini taşıyan ilk bölüm bize neler anlattı, ileriye dönük nasıl ipuçları verdi?
-Bir kurdu hayatta bırakırsan: Nasıl ki Game of Thrones’un en vurucu sezon finali Jon’un başına gelen meşum olayın yaşandığı 5. sezon finali Mother’s Mercy ise en iyi açılış sekansı da 7. sezon ilk bölümüne ait. Walder Frey’ye oğlunun etiyle hazırlanmış tartı yedirdikten sonra boğazını kestiğini 6. sezonda gördüğümüz Arya’nın açılış sekansında müthiş intikamına tanık olduk.
Tüm Freyler’i liderleri Walder’in kimliğiyle yaptığı bir konuşmanın ardından zehirli içkilerle katleden Arya, ”Bir kurdu hayatta bırakırsan kuzular asla güvende olmaz. Kuzey asla unutmaz” dedi. İntikam soğuk içilen bir çorba, tarifini de en iyi Arya biliyor.
-Peki sıra kime geldi?: Arya’nın ölüm listesinden geriye Cersei Lannister, The Mountain, Ilyn Payne, Beric Dondarrion ve Melisandre kaldı. Ünlü şarkıcı Ed Sheeran’ın da aralarında yer aldığı Lannister askerlerine rastlayan Arya, onların ikram ettiği kızarmış tavşanı yedi.
Bir askerin, ”Peki senin gibi sevimli bir kız neden tek başına King’s Landing’e gider?” sorusuna karşılık olarak, ”Kraliçe’yi öldüreceğim” dedi. Orada pek ciddiye alınmasa da Arya’nın şu anda hedefinde Cersei’yi öldürmek var. Ama önüne binbir canlı Beric ya da çok kişinin kanına girmiş Melisandre çıkarsa da elini korkak alıştırmaz.
-Arya empatiyi öğreniyor: Arya, bu sahnede Lannister askerlerinin geride bıraktıkları evlerini, dünyaya gelmiş çocuklarının cinsiyetini bile öğrenemeden yollara düşmelerini, zor şartlarda görev yapmalarını birinci ağızdan dinledi.
Eğer bir sürpriz yapmaz ve önümüzdeki bölümde bu askerleri doğramazsa Arya, artık empati kurmayı öğreniyor. Yani sadece amacı uğruna herkesin canını yakan eski Arya yok artık. Umarım beni yanıltmaz ve hepsini oracıkta öldürmez.
-Akgezenler ve Wun-Wun paradoksu: Bu cepheden Akgezenler’in buz gibi dünyasına geçecek olursak Gecenin Kralı başkanlığındaki heyetin Duvar’ın ilerisine geçip çok feci şeyler yapmaya hazırlandığını izledik.
Ekip zombi yürüyüşüyle ağır aksak-bunlar da Thriller’dan beri böyle yürür nedense-ilerlerken, içlerinden birinin Jon Snow’un en büyük müttefiki dev Wun-Wun olabileceğini görüyoruz. Eğer gözlerimiz bizi yanıltmıyorsa eski dostumuz bir wight olmuş ya da bu başka bir dev…
-Bran Stark kapıda: Akgezenler demişken, habire hayran teorilerinde Hodor’un bu sezon wight olabileceği iddia ediliyordu. Neyse ki henüz öyle bir şey görmedik, umarım görmeyiz de… Hodor’un kader birliği yaptığı Bran Stark ile Meera Reed ise Kara Kale’nin yeni komutanı Dolorous Edd’in kapısını çaldı.
Burada Jon Snow’u arıyor olabilirler mi diyeceğim ama Bran artık müneccim olduğundan burada duruyorum. Lakin bir sonraki bölümde ”Jon burada mı?” diye bir soru gelirse en birinci senaryo hatası ilan ederim.
-Stark vs. Stark: Starklar cephesinde ise CHP gibi bol bol parti içi muhalefet var. Kuzey’in yeni kralı ilan edilen Jon Snow, Akgezenler’i öldürebilen Dragonglass konusunda seferberlik ilan etti: 10-60 yaşındaki herkes Dragonglass aramaya başlayacak…
Burada ”Ne yani kız torunumun eline silah mı vereyim?” şeklindeki itiraza hemen atarlı küçük ablamız Lyanna Mormont’tan yine sıkı bir cevap geldi ve ihtiyarı susturdu.
Yabaniler’in de kalelere yerleştirilmesi konusu görüşülürken, Karstark ve Umberlar’ın ihaneti sonrası kalelerinin ellerinden alınması görüşü ortaya atıldı. Jon bunu asla yapmayacağını söyleyince bu kez itirazı kızkardeşi Sansa’dan yedi: İhanet ölümle cezalandırılmalı…
-Joffrey değilsin: Toplantı sonrası kardeşini bu sözlerinden dolayı uyaran ve ”Sen kardeşimsin ama ben de kralım” diyen Jon’a, ”İyi yakında taç da takmaya başlarsın” yanıtını veren Sansa, dizi tarihinde beni ilk kez güldürdü.
Sansa’nın, ”Joffrey de kararlarına karşı çıkılmasını sevmezdi. Bu onu iyi bir kral yapmadı” sözleri Jon’u şaşırttı. ”Beni Joffrey’ye mi benzetiyorsun?” diye sorunca neyse ki Sansa, ”Sen tanıdığım insanlar içinde Joffrey’ye en az benzeyenisin” dedi.
-Sen de başını alıp gitme ne olur: Sansa’nın ”Sen iyi bir yöneticisin. Ama…” demesinden sonra gülen Jon’a, Sansa’nın ”Neden güldün?” dediği anda yine dizi tarihine geçen bir başka olay yaşandı ve asık suratlı Jon’un ilk defa güldüğünü gördük.
”Babam ‘ama’ ile başlayan cümlelerin başında ne söylersen söyle bir b..ka yaramaz” derdi sözleri üzerine Sansa ile Jon babalarından söz etmeye başladı.
Sansa, bu sırada yeni sezondaki ilk bölümde yer alan en çarpıcı sözleri söyledi: ”Babam da Robb da aptalca hatalar yaptı. Onlardan daha akıllı olmak zorundasın”…
Bir sonraki sahnede de Littlefinger’ın dolduruşuna gelmeyen Sansa’nın sezon arasında düşündüğümüz gibi Jon’u arkadan vurmayacağını, aksine onun için deli gibi endişe ettiğini ve sonunun diğer Stark erkeklerine benzemesinden korktuğunu anladık.
-The Hound’un da vicdanı varmış: Önceki sezonlarda Arya’nın bütün karşı çıkmalarına karşın evlerine konuk oldukları çiftçinin altınlarını çalan The Hound, bu bölümde onların evlerinde açlıktan öldüklerini gördü. Bu kırılma noktasıyla beraber The Hound’un şimdiye kadarki en büyük iç hesaplaşmasını izledik.
Böylece The Hound’un karakter dönüşümü de başlamış oldu. Bu karakterin gelişimi ve öyküsü, Weiss-Benioff’un en sevdiğim hamlelerinden.
Beric Dondarrion’a, ”Dünya adil bir yer olsaydı s…ğimin ışık tanrısı seni defalarca geri getirmezdi. Senin yerine bu çiftçi ve kızı hayatta olurdu” diyen The Hound, onlar için mezar kazdı ve gömdü. Bu sırada da, ”Her ikiniz de bunu hak etmediniz” diyerek onlardan af diledi.
Yine The Hound ile ilgili bir başka önemli sahne de onun inancını sorgulamaktan vazgeçerek ilk kez ateşte geleceğe ilişkin bir şeyler gördüğünü itiraf etmesiydi. Bu ”bir şeyler” ise Duvar boyunca ilerleyen Akgezenler idi.
-Gelin ata binmiş: Cersei, havada, karada, denizde her yerde düşmanlara sahip. Bunun da bilincinde ama artık eski sezonlara nazaran bin kat daha sağduyulu ve bilinçli olan Jaime ne kadar anlatmaya çalışsa da kafasının dikine gidiyor.
Kendisine sonunda müttefik olarak Greyjoylar’ın sonuncusu ve en fesadı amca Euron’u bulan Cersei, yakın zamanda onunla evlenecek gibi görünüyor. Eh nasip…
-Nöbetçi Frank Underwood: Euron Greyjoy ise evlere şenlik, House of Cards’ın Frank Underwood’u kadar hazır cevap. Bence yakın zamanda Cersei’nin yanında Demir Taht’a oturur.
Bu arada, ”Sana büyük bir hediyeyle geleceğim” dediği hediye Tyrion çıkmaz umarım, bu bir… Bu karakter yeni sezonda ortalığı iyi karıştırır ama ölür gider, bu da iki…
-Ejderha kraliçesi geldi mi?: Samwell Tarly ise ”master” olmak üzere geldiği Citadel’deki günlerini kitaplar yerine dışkı ve idrar dökerek, kirli yemek kapları toplayarak geçiriyor. Kitapların yanına bile yaklaşamadığı için onları (ç)alan Samwell’in bu hizmetleri sırasında ise tanıdık bir yüz, pardon kol gördük.
Greyscale hastalığına yakalandığı belli olan bu kolun sahibi büyük ihtimalle Jorah Mormont ve öyle ki hala gizli aşkını sayıklıyor: ”Ejderha kraliçesi geldi mi?”… Ağlamak istiyorum.
-Daenerys-Jon Snow buluşması yaklaşıyor: Bu arada, gizlice aldığı kitapta Dragonglass madeninin Dragonstone’da olduğunu öğrenen Samwell, hemen bunu Jon’a yazıp kuzgunla salmak için harekete geçti. Tam da bu sırada takım kaptanı Daenerys Targaryen, geri dörtlüde Tyrion, Lord Varys, Missandei ve Grey Worm ile ejderhaların da eşlik ettiği CGI destekli görkemli bir sahnenin ardından Dragonstone’a vardı.
Anlıyoruz ki buraya Dragonglass için gelecek olan Jon Snow ve Kuzey güçleri, Daenerys Targaryen ve ekibiyle rastlaşacak.
-Başlayalım mı?: Bütün bunlardan sonra özetlemek gerekirse savaş kapıda ve ortalık giderek ısınıyor. Stark kardeşler Sansa ile Jon, beklentinin aksine anlaşmazlıkları olsa da birbirine kenetli. Daenerys Targaryen ve ordusu, yakın zamanda Starklar ile Dragonstone’da rastlaşacak.
Bran Stark, Kara Kale’de istiareye yatacak. Akgezenler Duvar’a dayanırken, Dragonglass ile neticede sonları gelecek, bu sezon olmasa gelecek sezona…
Cersei Lannister’ın hanesine üç vakte kadar yeni bir damat geliyor. Jorah Mormont hala hayatta ve sanırım-ve inşallah-aradığı şifayı Samwell bulacak. Arya ise gözünü Cersei’yi öldürmeye dikmiş durumda.
Yani, 7. sezonda ortalığı hareketlendirecek her şey hazır. Ne dersiniz, Fırtınadoğan Daenerys’in bölüm sonunda sorduğu gibi ”Başlayalım mı?”…
Yorum Yapılmamış: "Game of Thrones: Sen de başını alıp gitme"