Burcu B. Bilgin
Kitap kurdu güzel Belle ile romantik canavarın aşk hikayesi Güzel ve Çirkin (La Belle et la Bete), İngilizce adıyla Beauty and the Beast tam 277 yaşında, eskimeyen bir öykü. Aslında Güzel ve Canavar olması gereken ismini Güzel ve Çirkin olarak uyarladığımız bu hikaye, Gabrielle-Suzanne Barbot de Villeneuve’un yüzyıllar önceden ”Sevmek için dış görünüşün önemi yoktur” ve ”Kadının güzel olması gereken yeri kafasının içidir” mesajlarını verir yüzyıllar öncesinden…
Once Upon a Time dizisindeki Belle ile Rumplestiltskin’in aşkı, 1980’li yıllarda henüz tek kanallı televizyonlara konuk olan bir Vincent ve Catherine’in bitmeyen sevdası, 1991 tarihli eşsiz animasyon, ama illaki 1946 yapımı Jean Cocteau imzalı kült filmle seyrettiğimiz Güzel ve Çirkin, bu kez de özellikle müzikal yönden çok iddialı bir yapımla yeniden karşımıza geldi.
Son olarak Mr. Holmes isimli filme imza atan Bill Condon, bu defa tercihini müzikal peri masalından yana kullanmış, iyi de etmiş. Mr. Holmes ile Sherlock Holmes karakterinden soğuduğumu itiraf etmem lazım.
Filmde güzel Belle’i Harry Potter’dan bu yana oyun gücünü çoktan kanıtlayan Emma Watson, canavarı ise Downton Abbey dizisiyle tanınan, son günlerde ise Legion dizisiyle sevdiğimiz Dan Stevens canlandırıyor. Filmde Luke Evans, Kevin Kline, Josh Gad, Ian McKellen, Emma Thompson ve Ewan McGregor’dan oluşan güçlü bir kadro onlara eşlik ediyor.
-Belle bu kez küçük bir esnafın kızı-
Asıl hikayedeki müflis çok zengin tüccarın yerine değişiklik yapılarak Belle’in babası Maurice (Kevin Kline), küçük, mütevazı bir hediyelik eşya mağazasının sahibi olarak karşımıza çıkıyor.
Köyünde sürekli kitap okuduğu, enteresan fikirleri, dünyayı gezme isteği ve çocuklara okuma-yazma öğretme hevesi sebebiyle dışlanan Belle, bir de kendisine abayı yakan yumruğu kuvvetli, kafası boş Gaston (Luke Evans) ile uğraşmak zorunda kalıyor. Peri masalında olmayan, ama sinema/dizi versiyonlarında genelde Belle’in nişanlısı olarak karşımıza çıkan Gaston’un rolü bu filmde daha da etkinleştirilmiş. Lakin senarist Evan Spiliotopoulos, onları nişanlı yapmayı tercih etmemiş.
Babası büyük panayırda eliyle yaptığı hediyelik eşyaları satmak üzere yola çıkarken ondan gelirken bir gül getirmesini isteyen Belle, istemeden de olsa babasının bahçesine girdiği canavarın eline düşmesine sebep oluyor. Babasını kurtarmak için ise kendini feda ederek şatoda yaşamaya başlıyor. Devamı bilindik hikaye…
-Darth Vader sesli romantik canavar-
Filmde Belle rolüne iyi uyum sağlayan Emma Watson başarılı bir müzikal oyuncusu olduğunu ve Disney prensesi potansiyelini kanıtlıyor.
Canavar rolünde ise ”kendini pek göremediğimiz” Dan Stevens, yoğun makyaj ve CGI altında olsa da rolünün hakkını veriyor. Filmde, 1946 yapımı Güzel ve Çirkin’in canavarına yakın bir figür tercih edilerek Cocteau’nun kült yapımına da selam çakılıyor.
Stevens’ın özellikle hüzünlü sahnelerdeki acı dolu bakışları içe işlerken, insanın ”Seviyorsan git konuş bence” diyesi geliyor. Lakin canavarın sesinin Darth Vader’a benzemesi biraz tuhaf kaçıyor açıkçası…
Bu arada ilginç bir bilgi, La La Land filminde Emma Stone’un canlandırdığı Mia rolü aslında Emma Watson’a teklif edilmiş, ama oyuncu bu rolü Güzel ve Çirkin’de rol almak için reddetmiş. Güzel ve Çirkin’deki canavar rolü için ise önce Ryan Gosling’in kapısı çalınmış, ancak Gosling La La Land için bu rolü tercih etmemiş.
-Luke Evans farkı-
Son olarak Hobbit serisinde gönülleri çalan Luke Evans, Gaston rolünde resmen döktürüyor. Aynaya bakarak, ”Sana hiç kimseler layık değil” diye kendine kendine güzellemeler düzmesi, ”Her gün 12 düzine yumurta yedim/Şimdi tam bir danayım” diyerek şarkı söylemesi, müthiş sesi, dansları ve oyunculuğu ile filmin yıldızı.
Yardımcısı LeFou rolündeki Josh Gad ise Evans’ın performansına başarıyla eşlik ediyor. Gad’in tabii ki bu kadar dikkatli izlenmesinin bir sebebi de nedense garip haberlerle abartılan eşcinsel karakteri canlandırması.
Çin, Rusya ve Malezya’nın birçok filmde olduğu gibi ”öküz altında buzağı aramasının” sonucu olarak ”gay sahnesi” diye anılan kısım sadece final sekansındaki balo sahnesinde iki erkeğin sadece ekranda birkaç saniye görünen dansı ve şarkılardan birindeki ”LeFou is somebody who on wants to be Gaston and on another day wants to kiss Gaston/LeFou bir gün Gaston olmak isteyip başka bir gün Gaston’u öpmek isteyen biridir” sözleri… Bence eşcinsel camiasına güzel bir saygı duruşu ve aşkın hepimiz için olduğunun ispatı bu sahne… Ben bu seçimi kutluyorum.
-Eşyaların eşsiz dans ve şarkıları-
Filmin en iddialı olduğu yönü ise senaryosu veya oyunculuklardan öte başarılı müzikal alt yapısı. Lanetlenen evdeki her biri eşyaya dönüştürülmüş hizmetkarları ünlü oyuncular seslendiriyor.
Bu sahnelerde Emma Thompson çaydanlık, Ian McKellen saat, Ewan McGregor şamdan, Stanley Tucci piyano, Gugu Mbatha-Raw fırça, Audra McDonald gardrop olarak bir harika.
Eşyaların Belle’i yemeğe davet ettiği sahnedeki ”Be Our Guest”, Aria Grande ve La La Land’deki şarkıların yorumuyla Oscar gecesinde sahne alan John Legend’ın seslendirdiği ”Beauty and the Beast” Luke Evans ve Josh Gad’in adeta damga vurduğu ”Gaston” ve Celine Dion’un yorumuyla ”How Does a Moment Forever” filmdeki unutulmaz parçalar. Tabii aslında şarkıların tamamı çok iyi, soundtrackinin indirilmesini veya CD olarak edinilmesini tavsiye ederim.
Netice olarak büyük bir rekora imza atarak ilk hafta sonunda dünya çapında 352 milyon 276 bin dolar gişe hasılatı elde eden Güzel ve Çirkin, beklentileri boşa çıkarmayacak bir yapım. Sadece müzikleri için bile izlenmeye değer, mutlaka tavsiye ederim.
2 Yorumlar: "Güzel ve Çirkin: Seviyorsan git konuş bence"
yeşim kaymak 22 Mart 2017 (11:26)
Burcu merhaba . Emma Stone yerine Emma Thomson yazmışsın. Seni ne kadar dikkatli okuyorum :). Kızım, arkadaşları ve anneler gittik filme. İyi ki de gitmişiz. Emma Watson’ı bu filmde çok beğenmekle birlikte La la land için yetersiz olacağını da hissettim. iyi ki olmamış.
sinekaf 26 Mart 2017 (21:37)
Hayır, doğru bilgi. Zira filmde hem Emma Watson, hem de Emma Thompson oynamakta. Emma Thompson, evdeki eşyalardan çaydanlığı seslendirmekte…