La Casa de Papel 5. Kısım: Artık ciao lütfen!

(Dizinin 5. kısmını izlemiş olanlar okumalıdır)

Burcu B. Bilgin

(6.5/10)

Son yılların en çok ilgi gören televizyon dizilerinden La Casa de Papel’in merakla beklenen 5. kısmı, nihayet Netflix ekranında izleyicisiyle buluştu.

Ekrana geldiği günden bu yana fenomen olan dizinin 5. kısmını sizler için izleyip inceledim:

1- Bella ciao mesajı neden tutmuştu?: La Casa de Papel’in öyküsü, ilk sezonundan itibaren bize her şeyin “idealist bir dünya modeli” için yapıldığını göstermişti.İlk sezonda dramatik bir sonla veda eden Berlin ile sonradan kardeşi olduğunu öğrendiğimiz Profesör Sergio’nun final sahnesi kalpleri fethetmişti.

“Bella Ciao” adlı ünlü İtalyan direniş şarkısının fon müziği olarak kullanıldığı sekansta, baştan beri neden kırmızı tulumların giyildiği, Salvador Dali maskelerinin takıldığı da açığa kavuşmuştu.

Tamı tamına 36 acı dolu yıl boyunca General Franco diktatörlüğüne sahne olan İspanya için özgürlük, faşizmden kurtuluş çok değerli olduğundan bu final çok anlamlıydı. Dizinin bu mesajı, ülkemiz de dahil tüm dünyada yayılarak ses buldu.

Zira ırkçılık, faşizm, baskı, bir çok coğrafyada son yılların giderek büyüyen sorunu olduğundan milyonlar, La Casa de Papel’in ilk sezon mesajlarına kelimenin tam anlamıyla aşık oldu. Ancak bu sihir, 3 ve 4. kısımlarla beraber azalmaya başladı.

La Casa de Papel Tokyo Ursula Corbero

2- Yeni hikaye de pek sarmamıştı ama…: Dizinin yarattığı güçlü etki üzerine yapımcılar, altın yumurtlayan tavuğu kesmek istemedi ve LCDP’nin devam edeceği duyuruldu.

Bu kez kahramanlarımız dünyanın değişik yerlerinde tam da yeni ve mutlu hayatlarına adapte olmuşken, Tokyo’nun lüzumsuz heyecan arayışı ve Rio’nun bu yüzden yakalanmasının ardından bir Er Ryan’ı Kurtarmak operasyonu başladı.

La Casa de Papel Rio

Hikayenin 2 ve 3. kısımlarını ise ağırlıklı olarak Nairobi sırtladı ve sezon finalinde de aramızdan ayrıldı. Böylece Moscow ve Berlin’in ardından esas kadrodan bir önemli karakter daha ayrılmış oldu.

Sıranın diğer ana kahramanlara geliyor olduğu ise aşikardı. Çünkü LCDP de Game of Thrones gibi ekmeğini “kendi çocuklarını” kurban ederek yiyordu.

La Casa de Papel Alba Flores Nairobi

3- Yeniler, eskilerin yerini tutmadı: Dizide her sezon ölenlerle beraber yeni karakterler kadroya katılıyor olsa da hiçbiri izleyici fethedecek bir noktaya gelemedi.

Dizinin 3 ve 4. kısımlarında kadroya katılan Gandia, polis müfettişi Alicia, Marsilya, Palermo gibi karakterlerin hiçbiri izleyiciyle bir bağ kuramadı.

La Casa de Papel Gandia

Yeni karakterlerden Alicia, geçen sezon boyunca elinde saçma sapan bir çubuklu şeker, garip garip mimiklerle dolaşıp sözde psikopat bir polis karakteri imajı çizse de gereksiz yere sivriltilmiş, plastik bir tip havasındaydı. Neyse ki bu sezonda şeker yalamak, gözlerini belertmek gibi tuhaf halleri geride bırakmış görünüyordu.

Anlıyoruz, biliyoruz ki İspanyollar her şeyi bol acılısını, dramatiğini, abartılısını seviyor ama anlamsız sinir krizleri geçiren Gandia, şeker tutkunu Alicia, kabak tadı veren Arturo, inandırıcı olmaktan uzak pembe dizi kötü karakterleri gibiydi.

La Casa de Papel

4- Profesör neden pasifize edildi?: Senaristler, 5. kısma gelindiğinde ise daha başlangıçta temel bir hata yaptı. Bu da dizinin lokomotifi, zeka küpü, ters köşe uzmanı, ekibin her şeyi Profesör’ün by pass edilmesiydi.

Alicia’nın karargahına girdiği Profesör, sezonun çoğunda canını kurtarmaya çalıştı, ekibe yardımcı olamadı. En tuhafı ise her şart altında yeni planı olan Profesör’ün bu sefer B Planı olmadığının açıklanmasıydı. Profesör pasifize edilince de işin tadı kaçtı.

La Casa de Papel Profesör Alvaro Morte

İşin garibi, Profesör’de de bir nevi Stockholm Sendromu mu var nedir karşısına çıkıp onu yakalamak isteyen her kadın polise kapıları açıyor. İlkin Lizbon’a (a.k.a Raquel Murillo) abayı yakan Sergio, bu kez de Alicia’ya ebelik yaptı, onunla kanka oldu.

Her polisin de çetenin yeni üyesi olması da dizide zaten vaka-i adiyeden oldu. Ölmez sağ kalırsa Gandia veya göbekli General’in de çeteye katılmasını bekliyorum.

La Casa de Papel

5-Sanki Cüneyt Arkın filmi izledik: Dizinin 5. kısmının özeti ise çatışma, habire makineli tüfeklerle ateş edilmesi, lav silahı dahil çeşit çeşit silahın denenmesi, dakikalar süren çatışmalardı.

Sanki bir Die Hard, Rambo serisi, Hızlı ve Öfkeli izliyormuş gibi olduk, resmen içimiz dışımız aksiyon oldu.

 

La Casa de Papel Gandia

 

Hele ki Cüneyt Arkın filmlerindeki kötü adamlar gibi kahkahalar atarak saldıran bir ekip vardı ki evlere şenlikti. Kötü bir A Takımı mı desem, Polis Akademisi’nin sevimsizleştirilmişi mi desem bilemedim. Kafası kazınmış, Erenköy Ruh ve Sinir Hastanesi’nden firar etmiş gibi görünen asker timinin sahnelerinde TV kumandasının off tuşuna basıp basmamakta tereddüt ettim.

Onlar yetmezmiş gibi bir de Gandia’nın nöbetçi Ramsay Bolton’a dönüşmesi, hele bir de kadın düşmanlığı içimizi kıydı.  Mantıksızlık ölçüsünde plastik bir karakterdi.

 

La Casa de Papel Stockholm Monica Denver Rio

 

6- Bu karakterlere ne oldu böyle?: Dizinin bir başka enteresan yanı da sevdiğimiz kimi karakterlerin ruhsuzlaşması, özlerini kaybetmesiydi.

Dizinin 3 ve 4. kısımları boyunca azmiyle, inancıyla, amacı uğruna karşı tarafla işbirliğine varan hırsıyla dikkatleri üzerine çeken Palermo, gerçekten lideri olması gerektiğinde mırnav bir ev kedisine döndü. Sesi, soluğu neredeyse çıkmayan Palermo, bir de faşist, ırkçı, homofobik, cinsiyetçi diye Gandia’ya ayar vermeye başlayınca bakakaldık. Neredesin eski Palermo?

La Casa de Papel Palermo

İlk sezonlarda eğlenceli, canlı, sevimli, fıkır fıkır bir karakter olan Denver ise ona buna atarlanan, problemli birine dönüştü. O meşhur kahkahasını ise bu sezon hiç duymadık, adam sanki gülmeyi de unutmuş. Hele ki trans birey Manila ile yaratılmak istenen aşk hikayesi gereksiz bir detaydı.

La Casa de Papel Denver

Rio’yu bu sezon neredeyse hiç görmediğimiz gibi yalnızca Tokyo’nun sevgilisi vasfında karşımıza çıktı. Monica’nın (a.k.a Stockholm) Arturo’yu öldürmesinin ardından Macbeth gibi gezmesi, hatta morfinman yapılması da tüy dikti. Karakter dönüşümü değil bu artık total bir değişimdi.

La Casa de Papel Monica Stockholm

7- Berlin sekansları: İlk sezonda fenomenleşen Berlin karakterini, başarıyla da canlandıran Pedro Alonso’yu diziden çıkarmak istemeyen senaristler, aramızda kalmasını sağlamak için 3, kısımdan itibaren flashbackler koymaya başladı.

Önceleri Berlin’in sahnelerini ana hikayeyle ilişkilendiren senaryo yazarları, bu kez Berlin, karısı ve oğlunun sekanslarıyla ana konudan kopuk bir öykü yaratmıştı. Ancak ne yalan söyleyeyim Arsen Lüpen tarzı o hırsızlık hikayesi ise makineli tüfekle ateş edilip durulan ana hikayeden daha keyifliydi. İleride bu hikayeden bir şey çıkacak mı göreceğiz.

La Casa de Papel Berlin

8- Neredeyse hiç ters köşe yoktu: Dizinin ilk sezondan sonra kan kaybetmeye başladığı, şu anda ise ağır hasta olduğu aşikar.

Dizide Profesör’ün hiç devrede olmamasının da etkisiyle neredeyse hiç ters köşe yoktu. Halbuki diziyi aslında bu yüzden sevmiştik. Profesör’ün, kelepçeye yerleştirilen mikrofonla operasyonu yöneten General’i zor durumda bırakıp yeni takviye göndermemeye razı etmesi tek sürprizdi.

La Casa de Papel

9- Kimin öleceği çok belliydi: Dizinin 5. kısmının son bölümlerine yaklaşıldığında ise aslında hangi kahramanın öleceği adeta gözümüze gözümüze sokuldu.

Tokyo’nun eski sevgilisi ile yaptığı soygunlar, “Bir ömre birkaç hayat sığar” repliğini devamlı söylemesi, adeta arkadaşlarıyla veda eder gibi konuşup durması, Rio’nun alt kattan matkapla canhıraş kazı yapmasının bir işe yaramayacağının belli oluşu ile her şey giderek anlaşıldı.

La Casa de Papel Tokyo Ursula Corbero

Üstelik de bunu bekliyor oluşumuzdan mıdır yoksa bu sezonu çok sevmeyişimizden midir bilmem Berlin’in, Moscow’un ölümlerinde seller sular gibi ağlarken Tokyo gibi en baş kahramanlardan birinin ölümünde büyük bir duygu geçişi yaşamadık.

Bu sezon Tokyo’nun öleceğini az çok zaten tahmin ediyordum. Ancak bolca dramatik soslar eklenmiş olsa da bu sahne bana bir şey vermedi. Denver’ın babasına veda sahnesini bin kez tercih ederim.

 

La Casa de Papel Tokyo

 

Tokyo’nun anlatıcı olmasıyla güya ters köşe yapıldığı düşüncesinin ise Amerikan Güzeli filmi, Umutsuz Ev Kadınları gibi pek çok yapımda çoktan denendiğinin de altını çizmek isterim.

10- Git artık: Netice itibariyle, 5. kısmı, ilk sezonların hatırına izlediysek de aksiyon dozunun aşırı yüksekliği, senaryodaki inceliklerin ve ters köşelerin olmayışı, karakterlerin ruhsuzluğu ve aslında artık bu hikayenin tıkanması, gidecek yerinin olmaması dizinin handikaplarıydı.

La Casa de Papel Berlin Pedro Alonso

Yeni sezonda Tokyo için de Berlin veya Nairobi gibi flashbackler konulacağını tahmin ediyorum, tutar da ölmüş karakteri diriltmezlerse tabii. Ancak hele ki dizi ritmini bu kadar kaybetmişken Ragnar sonrası Vikings gibi bir şey de ortaya çıkabilir.

Elinizde sağlam ve önü açık bir hikayeniz varsa sezonlar boyu gidebilirsiniz ama La Casa de Papel için böyle değilmiş. Onun için çok da zorlamamak lazım. Her şeye karşın sevdiğimiz dizinin müthiş bir final yapıp aramızdan ayrılmasını diliyorum.

Dizinin 3 Aralık 2021 Cuma günü ekrana gelecek 6. kısım bölümlerinde görüşmek üzere.

 

La Casa de Papel

 

3 Yorumlar: "La Casa de Papel 5. Kısım: Artık ciao lütfen!"

  • comment-avatar
    Murat taygur 12 Eylül 2021 (04:26)

    Bu arada hatirlatma ,dali bir faşisttir

  • comment-avatar
    Nuray Keskin 13 Eylül 2021 (18:14)

    Yine de eski sezonlarin hatirina seyretmemezlik edilmemeli diye dusunuyorum

  • comment-avatar
    izzet 17 Eylül 2021 (13:08)

    2. sezondan sonra izlememem gerektiğini anladım. Tadında bıraksalarmış iyi olurdu.

Yorum yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.