Oscar bu yıl kimleri üzdü?

Burcu B. Bilgin

Oscar 2018 için adaylıklar açıklanırken, Akademi’nin seçimleri bazı adaylarda soğuk duş etkisi yaptı.

Altın Küre için aday olan, hatta ödül alan bazı isimler, Oscar için yarış dışı kaldı. İşte Oscar amcanın bu yıl üzdüğü 10 ünlü isim:

-Fatih Akın: Türk asıllı ünlü yönetmenin filmi son dönemin parlayan yıldızıydı. Diane Kruger’a Cannes’da ödül getiren film, Altın Küre ve Film Eleştirmenleri Ödülü kazanınca Oscar adaylığına, hatta altın heykelciği kazanacağına kesin gözüyle bakılıyordu.

Ancak her yıl bu dalda mutlaka bir tuhaflık yapmayı alışkanlık haline getiren Akademi, Paramparça’yı aday göstermedi. Almanya adına adaylık arayan filmle ilgili bu karar, The Hollywood Reporter, Entertainment Weekly, Variety gibi sinema sektörünün önde gelen basın organlarında da yanlış bulundu.

Akademi, geçen yıl da ”En İyi Kadın Oyuncu” adayları arasında bulunan Isabelle Huppert’ın üstün performans gösterdiği, Paul Verhoeven imzalı müthiş bir gerilim olan Elle filmini aday göstermeyerek büyük tepki çekmişti.

Neo Nazi eleştirisi olan Paramparça, Hamburg’da yaşanan bir patlamada oğlu ve eşini kaybeden Katja’nın (Diane Kruger) adalet arayışını konu alıyor. Film, 2 Şubat’ta Türkiye’de gösterime girecek.

-Gal Gadot: Süper kahraman filmlerinin Oscar için pek ortalarda olmasına alışkın değiliz ama Wonder Woman bu yıl umut vaat ediyordu. En azından başrol oyuncusu Gal Gadot’ın mutlaka aday olacağına ilişkin yorumlar basında yer alıyordu.

Patty Jenkins imzalı film için de adaylık bekleniyor ve Wonder Woman’ın Oscar adayı olan ilk süper kahraman filmi unvanını kazanacağı söyleniyordu. Ancak hiçbiri olmadı ve Akademi, Wonder Woman ekibini de Gal Gadot’ı da pas geçmeyi tercih etti.

-James Franco: Aslında onun Oscar adayı olmasının önüne engel olarak Akademi değil ”kendisi” çıktı. The Disaster Artist filmiyle çok iyi bir performans gösteren James Franco, bu rolüyle Altın Küre kazandı.

Ne olduysa tam da bundan sonra oldu. Los Angeles Times’ta yayınlanan bir haberde 5 kadının James Franco’nun kendilerini taciz ettiğine ilişkin iddiaları yer aldı. Sonrasında bu iddiaları TV kanallarında ve avukatı aracılığıyla inkar etse de Franco bunun altından kalkamadı ki Oscar adaylığını kaçırdı.

-Steven Spielberg: Sinemada çığır açan yapımlara imza atan yönetmen, 1978 yılından bu yana 13 kez Oscar ödülüne aday gösterildi.

Ödülü 1’i onur ödülü, diğerleri Schindler’in Listesi ve Er Ryan’ı Kurtarmak filmleriyle olmak üzere 3 kez kazanan Spielberg, bugüne kadar aday olduğu 192 farklı ödülden 180’i kazanan bir rekortmen.

The Post filminde rüya takımını kuran ve Meryl Streep ile Tom Hanks’i buluşturan Spielberg’in filmi ”En İyi Film” dalında aday oldu. Ancak Akademi onu pas geçerek ”En İyi Yönetmen” adayları arasına almadı.

-Tom Hanks: Akademi’nin geçmiş yıllarda aday göstermeyi ve ödül vermeyi sevdiği isimlerden olan usta aktör Tom Hanks, 5 kez aday gösterildiği Oscar ödülünü 1994 yılında Philadelphia, 1995 yılında da Forrest Gump ile alarak bir zoru başardı.

Hanks, böylece iki yıl üst üste ”En İyi Erkek Oyuncu” dalında Oscar ödülünü kazanmış oldu.

Son olarak 2001 yılında Cast Away ile Oscar’a aday gösterilen Hanks, tam 16 yıldır adaylık elde edemiyor. Bu kural, 2018 yılında da bozulmadı. Rol arkadaşı Meryl Streep, The Post ile 21. Oscar adaylığını elde ederken Tom Hanks’in eli yine boş kaldı.

-Hugh Jackman:  Ne zaman aksiyon ve süper kahraman rollerinden uzaklaşsa ve müzikallerde oynasa ödüller gelip onu buluyor.

2013 yılında Sefiller/Les Miserables filmiyle Oscar ödülüne aday gösterilen Hugh Jackman, müthiş performansına karşın Akademi’nin tarihi kişilikleri iddialı biçimde canlandıran oyunculara ödül vermeyi aşırı sevmesinden dolayı Oscar’ı Abraham Lincoln’ü canlandıran Daniel Day-Lewis’e kaptırdı.

Dünyanın En Büyük Şovmeni/The Greatest Showman, bir Les Miserables olmasa da başarılı bir yapımdı ve Hugh Jackman bu filmle çok umutluydu. Ancak ünlü aktör önce Altın Küre’yi James Franco’ya kaptırdı, sonra da Oscar adayı olamayarak ikinci hayal kırıklığını yaşadı.

Ünlü aktörün Altın Küre’yi kaybettiği an kameralara böyle yansırken günlerce espri konusu oldu.

-Armie Hammer: Hollywood’da birkaç senedir ayrımcılığa ve eşitsizliğe yönelik protestolar, geçen yıllarda da Danish Girl, Moonlight, Carol gibi filmlerin adaylık ve ödüller kazanması Call Me by Your Name filmi için umut olmuştu.

Nitekim,  eşcinsel aşkı işleyen Call Me by Your Name, ”En İyi Film” olmak üzere 4 dalda aday oldu ve genç oyuncusu Timothee Chalamet’ye de ”En İyi Erkek Oyuncu” dalında Oscar adaylığı getirdi.

Buna karşın, izleyiciden ve eleştirmenlerden tam not alan Armie Hammer, üstün performansına karşın Akademi’nin gözüne giremedi.

-Jessica Chastain: Oscar ödülü, önce 2012 yılında ”En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu” dalında aday gösterildiği The Help, sonrasında 2013’te ”En İyi Kadın Oyuncu” adayı olduğu Zero Dark Thirty ile onu pas geçti.

Bu sene Molly’s Game ile mutlaka aday olacağı söylenen Chastain de hüsrana uğrayan isimler arasında yer aldı.