Burcu B. Bilgin
Uzun süredir çizgi dünyasının en haylaz, belalı, kafadan çatlak, içkici, ağzı bozuk, bir o kadar da cana yakın kedisinin animasyon macerasını bekliyordum. Nihayet Şerafettin, nam-ı diğer Şero, arz-ı endam etti. Senaryosunu Levent Kazak ve Bülent Üstün’ün kaleme aldığı ”Kötü Kedi Şerafettin”, bu çapta bir yerli animasyon olması nedeniyle de birçok kişi tarafından merakla bekleniyordu açıkçası… Peki Şerafettin sınıfı geçti mi?
Kötü kedilerin en kötüsü, anti kahraman Şero’nun macerası, sıradan bir Mart sabahında başlıyor. Şerafettin, kadim yancıları Fare Rıza ve Martı Rıfkı ile mangal hazırlığındayken, muhabbet tellalı kedi Cemil, Şero’nun yanına yanaşıyor ve ona ”reddedemeyeceği bir teklifte” bulunuyor. Komşu camdaki dişi Siyam kedisinin peşine düşen Şerafettin ile Cemil’in olmayacak bir kazaya yol açmalarının ardından macera, hiç beklenmedik bir yere sürükleniyor. Üst üste başına gelen talihsizlikler ve tesadüflerle karşılaşan Şerafettin, neticede kendini hayatının en büyük sınavını verirken buluyor.
-20 yaşındaki çizgi kahraman-
Bülent Üstün’ün gerçek hayatta beslediği ve 1996 yılında kaybettiği kedisinden ilham alarak yarattığı çizgi roman kahramanı Şero ile beraber doğan bebekler bugün 20 yaşında.
Bir teras katında en az kendisi kadar çatlak ve deli olan sahibi Tonguç ile beraber yaşayan Şerafettin’in semti Cihangir, animasyon filmde çok güzel resmedilmiş. Cihangir; sakinleri, esnafı, günlük yaşantısı, Arnavut kaldırımlı sokakları ve teraslı eski evleriyle belki de ”olduğundan bile güzel”.
Semtin canlılığı kadar Şerafettin, oğlu Tacettin, sevgilisi Misket, sahibi Tonguç, martı Rıfkı, fare Rıza, ev sahibi Hasene, bakkal Şemistan, kedi Cemil ve ”zombi çizer” de tam kadro olarak keyifle izlenen animasyon karakterler olmuş. Çizgi romandaki tadın bire bir animasyona taşınmasında başarılı dublajlar da büyük faktör. Uğur Yücel’in Şero’ya ”cuk” oturan dublajının yanında, Demet Evgar, Güven Kıraç, Okan Yalabık, Gökçe Özyol, Ayşen Gruda, Cezmi Baskın, Yekta Kopan ve Ahmet Mümtaz Taylan çizgi karakterleri ustalıkla seslendiriyor. Özellikle Şemistan (Cezmi Baskın) ile Hasene’ye (Ayşen Gruda) bayıldım.
-Artık o da masum kaldı-
Hayata gözlerini açtığı 1990’larda fazla sert ve punk bir karakter olan Şero’nun, çizeri Bülent Üstün’ün de dediği gibi artık günümüzün Türkiye’sinde ne kadar naif ve masum kaldığı ise aslında ortada.
Bırakın Recep İvedik gibi film karakterlerini sokakta insanların, hatta genç kızların bile iki lafından birinin ”amk” olduğu bugünlerde Şero artık hiç de uçlarda değil. Ancak insanlarla yarışamasa dahi hala kediler aleminin en kötüsü o kesin…
Neticede Şerafettin’in animasyon macerası uzun süredir beklememe değecek bir çalışma olmuş. Yurt dışı hakları Odin’s Eye Entertainment tarafından satın alınan ve yakında şöhreti Türkiye sınırlarını aşacak olan Şerafettin’e şimdiden ”yolu açık olsun” diyorum. Umarım seyircisi bol olur ve bundan sonra çekilecek kaliteli yerli animasyonların öncüsü olur Şero…
Yorum Yapılmamış: "Kötü Kedi Şerafettin sınıfı geçti mi?"